Site Rengi

enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

DİSK yanımda, işçi karşımda!

DİSK yanımda, işçi karşımda!

DİSK’e bağlı Genel İş Sendikası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında altı ayda bağıtlanamayan, toplu iş sözleşmesi masası greve evrildi. 29 Mayıs itibariyle grevin başlamasıyla birlikte grevci işçilerle, halkın karşı karşıya getirilmesi tehlikeli senaryoları akla getiriyor.

Öyle ki “Emek yüce değerdir” ibaresini programına yazan CHP, iktidarın baskılarına karşı mitinglerinde DİSK’in desteğini sürekli yanında görüyor. Ama şimdi sosyal medyada trol saldırıları ile aynı sendika adeta düşman ilan edilmiş durumda. Yıllardır desteğini aldığı DİSK’e “Faşist sendika” nitelendirmesine varana kadar amacını aşan sataşmalarla, sendika ve işçiler infaz ediliyor!

Özellikle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın grev kırıcılık suçu işlemesi manidardır. İşçiler eşit işe eşit ücret talep ederken, sanki geçmiş belediye başkanının hatasıymış gibi.. Ve yine birikmiş SGK borçlarının da önceki belediye başkanın hatası olduğu yönünde izahı mümkün olmayan açıklamaları manidardır. Nihayet üst perdeden greve yeşil ışık yakılmasıyla işçiler grev kırıcılığına karşı korunmuş oldular.

Bir yandan Ege’nin incisi güzide kentin belediye hizmetleri sekteye uğrarken, diğer yandan işçilerin talepleri karşısında belediye bütçe yetersizliğinden şikayet etmektedir.

İşsizliğin hat safhada olduğu, asgari ücretli ve ucuz iş gücünün yaygın olduğu neoliberal politikaların sonucunda.. Geçmişte KİT’lerde (özelleştirmeyle sonunu getirdikleri) ve öteden beri de belediyelerde siyasi rant uğruna “İşe göre adam değil, adama göre iş’’ istihdamı bütçenin önemli payını personel giderlerine heba etmektedir. KİT’lerde her seçim öncesi aşırı personel alımları ve yönetim kurullarına eski milletvekilleri ile iktidar partisinin başta il ve ilçe yönetimlerinde görev almış olanlara bahşedilen arpalıklar, KİT’ler elden çıkarılınca belediyelerde daha fazla şirketler kurmak suretiyle devam ettiriliyor.

Söz konusu şirketlerin belediye başkanlarının sorumluluğunda olmasına rağmen geçmiş borçların bağlı şirketlere aitmiş gibi kılıf uydurmaları da mesnetsizdir. Arpalık olarak kullanılan şirket yönetim kurullarına kaç kişi, hangi kriterlere göre atanmışlardır? Sır gibi bilinemez. Huzur hakkı adı altında yapılan ödemeler de örtülüdür. Belediyelerin son yerel seçimlerle CHP yönetimine geçmesiyle yetkilerin merkezi hükümetin güdümüne aktarılma çabaları da ilişkilerin önemini ortaya koymaktadır.

Sonuç itibariyle siyasi rant uğruna kamu kaynaklarının hoyratça kullanılması, ardından da kaynak yetersizliği mazeretine sığınmak samimi ve inandırıcı olamaz…

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.