Site Rengi

enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp
DOLAR
32,2081
EURO
34,8604
ALTIN
2.444,95
BIST
10.218,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Manisa
Az Bulutlu
23°C
Manisa
23°C
Az Bulutlu
Pazartesi Az Bulutlu
23°C
Salı Açık
24°C
Çarşamba Açık
25°C
Perşembe Az Bulutlu
24°C

Ege’nin dikensi bitkiler familyası ’Helikobakter Pilori Patojenine’ çözüm oluyor

Ege’nin dikensi bitkiler familyası ’Helikobakter Pilori Patojenine’ çözüm oluyor

Uzun yıllar başta Ege’de olmak üzere sahada yaptığı bilimsel çalışmalarla adından sıkça söz ettiren Karya Farma HBX AR-GE (BAP) bu kez kendini koruma yeteneği yüksek dikensi bitkiler üzerinde AR-GE çalışmalarına yoğunluk vererek yeni bir buluşa daha imza attı. Dikensi bitkilerin tıp dilinde Helikobakter Pilori patojeni olarak adlandırılan midede enfeksiyon oluşturabilen bir bakterilerin yok edilmesine karşı kullanıldığı belirtildi.

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi merkez yerleşkesinde yer alan ADÜ Teknokent içerisinde bilimsel faaliyetlerini sürdüren Karya Farma HBX AR-GE (BAP) Projeleri Koordinatörü Hakan Başlık “Helikobakter pilori mide florasında kolonize olan ve başta kronik gastrit olmak üzere, peptik ülser, gastrik kanser ve gastriklenfomaya neden olduğu bilinen önemli bir bakteridir. Gelişmekte olan ülkeler başta olmak üzere dünya nüfusunun yarısından fazlası bu negatif bakteri ile enfektedir. Gerek tanıda rastlanan güçlükler gerekse kullanılan antibiyotiklere karşı dirençli kökenlerin gelişmesi ve aynı zamanda etkin bir aşının henüz geliştirilmemiş olması bu bakterinin gittikçe yaygınlaşmasına neden olmaktadır” dedi.

Ege bölgesinin endemik bitkileri yanı sıra buna ilave olarak dikensi bitkiler bakımından da oldukça zengin bir bitki örtüsüne sahip olduğunu belirten Başlık, deve dikeni, kenger, kestanenin dikenli kabuğu, dikenli İncir, ısırgan otu ve çoban çökerten gibi halk arasında kendini koruma yeteneği olan bitkiler ile yapılan çalışmaların bu konuda yapılan çalışmalara olumlu sonuçlar verdiğini kaydetti.
Yapılan çalışmalardan alınan sonuçların oldukça dikkat çekici olduğunu belirten Karya Farma HBX AR-GE (BAP) Projeleri Koordinatörü Hakan Başlık açıklamasının devamında “18 patent çalışmamız esnasında en çok sevindiğimiz buluşlarımızdan biri de bu oldu. Türki Cumhuriyetlerine ve Küba için yapacak olduğumuz önemli bilimsel işbirliğimize katkı veren başta Prof. Dr. Hüseyin Hüsnü Gündüz ve Prof. Dr. Adil Allahverdiyev hocama şükranlarımı sunuyorum. Tabiatta var olan her şeyin insanoğlunun faydasına olduğuna inanıyoruz. Tabiatta hiçbir işe yaramaz gibi görünen dikensi bitkilerin insanoğluna ne kadar faydalı olduğunu gördük. Bu nedenle tabiatta ne varsa faydalı olduğunu düşünüyoruz ve herkesi doğaya ve çevreye saygılı olmaya davet ediyoruz” diye konuştu.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.