Kanser yol açtığı sağlık sorunlarının yanı sıra hasta ve hasta yakınlarına verdiği maddi ve manevi zararlar nedeniyle önemli bir halk sağlığı problemi olmaya devam ediyor. Dünyada her yıl kansere bağlı 8.8 milyon ölüm gerçekleşiyor ve önümüzdeki yıllarda bu rakamın önemli ölçüde artması bekleniyor.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Park Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Ahmet Dirican, 4 Şubat Dünya Kanser Günü nedeniyle yaptığı açıklamalarda kanserden korunma yolları ve güncel tedavi seçenekleri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Dirican, klasik kemoterapi tedavilerinin ötesinde immünoterapi ve hedefleyici ilaçlar ile kanser tedavisinde sağ kalım oranlarının arttığını söyledi.
Kanserle mücadelede erken tanının, tarama yöntemlerinin ve korunma önlemlerinin büyük önem taşıdığının altını çizen Dirican, “Ülkemizde Sağlık Bakanlığı’na ait resmi rakamlar değerlendirildiğinde bir yıl içerisinde yaklaşık 96 bin 200 erkeğin ve 67 bin 200 kadının kanser teşhisi aldığı tahmin ediliyor. Yine Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkemizde erkeklerde en sık görülen kanserler akciğer ve prostat kanseri iken kadınlarda en sık görülen kanser meme kanseri gözüküyor. Hem erkeklerde hem de kadınlarda bağırsak (kolorektal) kanseri üçüncü en sık görülen kanser türü. Çocukluk çağı kanserlerinde ise lösemi en sık görülen kanser türü. Bu yüzden toplumun erken tanı, tarama yöntemleri ve koruma önlemleri konularında bilinçlendirilmesi çok önemli.” dedi.
Bazı kanser türlerinin belirti vermeyerek sinsi ilerlediğini ancak yine de şüpheli bir durumda mutlaka doktora başvurulması gerektiğini söyleyen Dirican, “Kanserde erken tanı tedavi sürecini ve sonrasını olumlu etkiliyor. Kişilerin kendi vücutları hakkında bilgi sahibi olmasını, olağan dışı bir değişikliğin fark edilmesi durumunda doktora başvurmalarını ve rutin kanser taramalarını aksatmamalarını öneriyoruz.” şeklinde konuştu.
İmmünoterapi ve hedefleyici ilaçlar
Günümüzde ileri aşamadaki kanserin tedavisinde önemli gelişmeler yaşandığını belirten Dirican, “Klasik kemoterapi tedavilerinin ötesinde immünoterapi ve hedefleyici ilaçlar ile kanser tedavisinde sağ kalım oranları artıyor. Ayrıca kanserin biyolojik temelinin daha iyi anlaşıldığı günümüzde her hasta için ayrı tedavilerin planlandığı bireyselleştirilmiş tedaviler ön plana çıkıyor. Kanserin tedavisinin yanında unutulmaması gereken en önemli unsur bütüncül yaklaşım. Bu yaklaşımın içinde psikolojik destek, beslenme önerileri, egzersiz ve yoga gibi fiziksel aktiviteler ve faydası bilimsel olarak kanıtlanmış tamamlayıcı tıp uygulamaları yer alıyor.” dedi.
Kanserden korunmak için de tavsiyelerde bulunan Dirican, “Bazı önlemler kapsamında kanser önlenebiliyor. Bu önlemler arasında, sigara ve alkolden uzak durmak, haftada en az 3 gün 30-45 dakika spor yapmak, fazla kilolardan kurtulmak, aşırı stresten uzak durmak, sebze ağırlıklı beslenme, ultraviyole radyasyondan korunma, mesleksel ve çevresel maruziyetlerin önüne geçilmesi yer alıyor.” dedi.