Site Rengi

enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp
DOLAR
32,3190
EURO
35,0421
ALTIN
2.282,74
BIST
8.981,63
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Manisa
Açık
26°C
Manisa
26°C
Açık
Cuma Açık
28°C
Cumartesi Az Bulutlu
27°C
Pazar Açık
28°C
Pazartesi Az Bulutlu
29°C

Sıcaklarda sağlıklı beslenme önerileri

Hava sıcaklıklarının ülke genelinde artışa geçtiği bu günlerde sağlık için beslenmeye de dikkat etmek gerekiyor. Beslenme açısından bazı küçük değişiklikler yapılarak serinlik veren ve rahatlama sağlayan çözümler üretilebileceğini söyleyen Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Gıda İşleme Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ruhan Aşkın Uzel, sağlık sorunlarını en aza indirmek için önerilerde bulundu.
Hava sıcaklığında yaşanan dalgalanmalar sağlık sorunlarını da beraberinde getirebiliyor. Yaz aylarında sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısının arttığını ve metabolizmanın bu yeni duruma uyum sağlamaya çalıştığını söyleyen Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Gıda İşleme Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ruhan Aşkın Uzel, “Sıcak havalar ile beraberinde gelen kalp debisinde düşme, doku ve organlarda oksijenlenmede azalma, kalp atım sayısı ve kan basıncındaki artış nedeniyle yaz aylarında özellikle yüksek tansiyon, kalp yetmezliği ve koroner kalp hastalıklarında artış gözleniyor. Yaz aylarında özellikle bebek ve çocuklarda ishal görülme sıklığı artıyor. Metabolizmadaki uyumu yakalamanın en pratik yollarından birisi, çevre koşullarını dikkate alarak beslenme düzenini sağlam bir temele oturtmaktır” dedi.

“Soğuk su içmek daha çok terletebilir”
Sıvı tüketiminin önemine dikkat çeken Doç. Dr. Uzel, “Özellikle hava sıcaklıklarının yüksek seyir izlediği günlerde vücudun iyon ve mineral kaybının oldukça fazla olması nedeni ile vücuda bol su ve mineral takviyesi yapılmalı. Susuzluk hissi olup olmamasına bakılmaksızın yeterli miktarda sıvı alımı sağlanmalı. Sıvı alımında elbette su tüketimi esastır, ancak sıvı içecekler tüketilirken de vücuttan su atımını artıran içecekleri çok yoğun tüketmemek gerekir. Tedbir amaçlı olarak bu çerçevedeki içecekler tüketildiğinde her bir bardak içecek için ilave 1-2 bardak su içilerek vücuttaki su dengesi korunmalı. Doktor tarafından su içiminin kısıtlandığı durumda ya da idrar söktürücü etkisi olan ilaçlar kullanılması gibi durumlarda hekim kontrolünde sıvı tüketimi yapılmalı. Sıcak havalarda soğuk su ve hatta buzlu su içilmesinin daha çok serinletici olacağı doğru bir yaklaşım değil. Çünkü soğuk su sıcaklığı mide sıcaklığından düşük olduğundan, mide ısısının yakalanması için bünye efor sarf eder ve terleme oluşabilir. Onun yerine ılık ya da oda sıcaklığında su tüketilerek vücut ritmini bozmamak sıcakla mücadele için daha iyi bir seçenek olabilir” diye konuştu.

“Mikroorganizmalar sulu ve sıcak ortamda hızla gelişir”
Sıcak havalarla beraber besin zehirlenmelerinin de arttığına dikkat çeken Doç. Dr. Uzel, “Sıcak havada yanlış ya da ihmalle oluşan uygulamalar neticesinde besinlerin bozulma riski artmakta ve besin kaynaklı zehirlenmeler sık görülebilmektedir. Hatta içme sularında dahi riskli durumlar oluşabilir. Artan hava sıcaklıkları ile birlikte vücutta su ihtiyacı artar, besin zehirlenmesine neden olan mikroorganizmalar ise sulu ve sıcak ortamda hızla gelişebilirler. Bu nedenle, kusma ve ishal vakaları ile beliren gıda zehirlenmeleri görülmektedir. Suyun kaynağından bağımsız olarak su tüketiminde güvenlik konusu dikkatle incelenmelidir. Su pratik kullanımda damacanadan ya da arıtma sisteminden sağlanabilir. Bu noktada önemli olan, suyun tavsiye edilen sürenin üzerinde bekleme süresinden geçmemesidir. Göz ardı edilebilecek küçük bir detay, takip eden zamanda insan sağlığını tehdit edebilecek mikrobiyolojik açıdan riskli durumlara sebebiyet verebilir” ifadelerini kullandı.

Beslenme önerileri
Beslenme alışkanlıklarında yapılabilecek değişiklikler konusunda da önerilerde bulunan Doç. Dr. Uzel, şunları söyledi:
“Karpuz tüketimi tercih edilebilir. Yaz mevsiminde en çok tercih edilen meyvelerden olan karpuz, zengin besin içeriği ile hem mineral dengesini koruyan hem de serinlik veren bir özellikte. Sebzelerden salatalık da posa içeriği, tokluk sağlaması ve serinlik vermesi nedeniyle salatalık tüketimi önerilebilir. Bunun dışında nane tüketimi de ferahlık hissi sağlayacaktır. Su, maden suyu, yoğurt ya da ayran gibi içecekler içerisine de ilave edilerek de kullanılabilir. Hatta çilek gibi antioksidan içeriği de bol olan meyveler ile bu karışım daha da zengin içerikli hale getirilebilir. Maden suyu tüketimi, miktarı fazlaya gitmemek üzere vücuttan kaybolan minerallerin yerine koyulması için güzel bir seçenek olabilir. Su tüketme zorunluluğu hissinin kişiyi zor durumda bırakmaması adına, marul güzel bir alternatif olabilir. Çünkü marulun su içeriği oldukça fazla olup, ferahlık hissi vermesinin yanında vücudun vitamin, mineral ve lif ihtiyacını da karşılamaktadır.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.